Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Newsweek'te yayımlanan makalesinde dünyaya önemli çağrılar yaptı. Makalede, küresel sorunlara adil çözümler üretilmesi gerektiği ve uluslararası sistemin reform edilmesi gerektiği vurgulandı. Erdoğan, Türkiye'nin diyalog ve arabuluculuk diplomasisini merkeze aldığını ve Karadeniz Tahıl Girişimi'nin bunun başarılı bir örneği olduğunu belirtti. Türkiye'nin insani yardım alanında da öncü rol oynadığına dikkat çeken Erdoğan, dünyanın çeşitli bölgelerinde barış ve istikrar için çaba sarf ettiklerini vurguladı. Makalede, küresel belirsizliklerin ve sınamaların mevcut uluslararası düzeni nasıl etkilediği de analiz edildi. Ülkelerin işbirliği içinde hareket etmesinin, küresel sorunlara çözüm bulunmasında hayati önem taşıdığına işaret edildi.

Dünyaya Filistin Çağrısı

Erdoğan, Filistin meselesine özel bir bölüm ayırarak, Gazze'deki İsrail işgalinin ve mezaliminin insanlık vicdanının en büyük sınavlarından biri olduğunu belirtti. İsrail'in insanlık dışı ambargosu altında açlıkla boğuşan Filistinlilere Türkiye'nin 100 bin tonu aşan yardım gönderdiğini hatırlattı. Uluslararası toplumun daha kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, adil bir barışın ancak Filistin halkının 1967 sınırları temelinde bağımsız bir devlete kavuşmasıyla mümkün olacağını ifade etti. Bu devletin başkentinin Doğu Kudüs olması gerektiğini belirterek, dünya devletlerini Filistin Devleti'ni tanımaya çağırdı. Bu çağrının, işgale, ablukaya ve zulme karşı verilebilecek en güçlü cevap olduğunu ekledi. Son olarak, Filistin'i tanımayı taahhüt eden ülkeleri tebrik etti ve kararlarında tutarlı olmalarını beklediğini belirtti.

Suriye'nin Geleceği

Suriye'deki çatışmaların yol açtığı yıkımlara değinen Erdoğan, Suriye'nin yeniden inşasının ve ihyasının tüm Ortadoğu için hayati önem taşıdığını vurguladı. Suriye'nin geleceğine dair atılacak her adımda öncelikle Suriyelilerin menfaatinin gözetilmesi gerektiğini belirtti. Suriye'de kalıcı istikrar ve barışın, tüm Suriye halkının müşterek iradesinin dikkate alınmasıyla mümkün olacağını ifade etti. Türkiye'nin, Suriye'nin toprak bütünlüğüne ve siyasi birliğine saygı ilkesini savunmaya devam edeceğini ve ayrılıkçı emelleri destekleyen her türlü girişime karşı çıkacağını açıkça dile getirdi. Suriye'de uzun süren çatışmaların hatalarını düzeltmenin yolunun, istikrarlı bir devlet ve toplum düzeninin kurulmasına destek vermekten geçtiğini söyledi.

BM Reformu Gerekli

Erdoğan, Birleşmiş Milletler'in mevcut yapısının yetersizliğine de dikkat çekerek, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyenin iradesine mahkum olduğunu ve bu durumun küresel sorunlara adil çözümler üretmeyi engellediğini belirtti. BM'nin etkin çok taraflılığın işleyen bir merkezi haline getirilmesi için acil bir reforma ihtiyaç duyulduğunu savundu. Adalet ve eşitliğin sağlanması için BM'nin kuruluş felsefesine uygun şekilde yeniden yapılandırılması gerektiğini vurguladı. Bu reformun, küresel barış ve istikrar için olmazsa olmaz olduğunu söyledi. Uluslararası işbirliği ve adil çözüm arayışının önemini tekrar vurguladı.