Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma, sahte e-imza çetesinin faaliyetlerini gözler önüne seriyor. İhbar üzerine başlatılan soruşturma, Gazi Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri adına üretilen sahte e-imzaların, kamu sistemlerine yetkisiz erişim sağlamak ve usulsüz işlemler yapmak için kullanıldığını ortaya koydu. Çete üyelerinin, elektronik sertifika sağlayıcılarını kullanarak Adana, Mersin, Hatay, Ankara ve İstanbul'daki ofislerden sahte ehliyet ve kimlik kartlarıyla sahte e-imza başvurularında bulundukları belirlendi. Bu kapsamda 7 Ocak ve 23 Mayıs'ta düzenlenen operasyonlarda toplamda 187 şüpheli yakalandı, bunlardan 37'si tutuklandı. Suç örgütünün 57 sahte diploma, 108 sahte ehliyet ve 4 sahte lise diploması düzenlediği tespit edildi. İlk iddianamede, şüphelilere ÖSYM Kanunu'na muhalefet, resmi belgede sahtecilik, bilişim sistemine girme ve verileri hukuka aykırı ele geçirme suçlamaları yöneltildi. Şüpheliler hakkında altı yıldan 45 yıla kadar hapis cezası istendi.
Sahte Diplomalar ve Değiştirilen Sınav Sonuçları
Elektronik sertifika sağlayıcıları aracılığıyla Gazi Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı sistemlerine giren şüpheliler, Gazi Üniversitesi'nde mezuniyet kaydı oluşturarak diplomalar düzenledi. Başarısız adayların sınav sonuçlarını değiştirerek, sahte belgeler karşılığında 400 bin TL'ye kadar para talep ettiler. Bazı kişilerin kimlik bilgilerini çalarak farklı kişiler adına e-imza ürettikleri tespit edildi. Gazi Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı, iddianamede müşteki olarak yer aldı. İkinci iddianamede ise Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı, Başkan Yardımcısı, Yükseköğretim Kurulu Eğitim Öğretim Daire Başkanı ile 14 üniversitenin öğrenci işleri daire başkanları ve personeline ait e-imzaların kopyalandığı belirtildi. Şüpheliler hakkında beş yıldan 50 yıla kadar hapis cezası istendi. Toplamda 270 sahte e-imza üretildiği ifade edildi.
İddianamedeki İtiraflar ve "Joker Yakup"
Sanıklardan Ayhan Ateş'in ifadesinde, sahte e-imza üretiminin başındaki ismin Ziya Kadiroğlu olduğu, çevresindekilere talimat verdiğini ve birlikte hareket ettikleri belirtildi. Ateş, Kadiroğlu'nun kamu kurumlarının sistemlerine yetkisiz erişim sağlandığı süreçte teknik destek aldığını ve toplam 270 e-imza üretildiğini söyledi. Ayrıca, "Joker Yakup" olarak adlandırılan bir şüphelinin, 2006-2010 yılları arasında yapılan yabancı dil sınavlarına girerek 400'ü aşkın kişinin akademisyen veya öğretim görevlisi olarak atanmasını sağladığı iddia edildi. Bu kişiler arasında çok sayıda doçent ve profesörün bulunduğu öne sürüldü. Ateş, Atatürk Üniversitesi Öğrenci İşleri Daire Başkanı adına sahte kimlik kullanılarak sahte e-imza çıkarıldığını ve bu imza üzerinden yetkisiz erişim sağlanarak İnşaat Mühendisliği Lisans Programı'na sahte mezuniyet kaydı oluşturulduğunu belirtti. Ziya Kadiroğlu ise tüm suçlamaları reddetti.
Ziya Kadiroğlu ve Geçmiş Davalar
İddianamede çete lideri olarak gösterilen Ziya Kadiroğlu'nun, benzer bir yapılanmanın lideri olarak daha önce de yargılandığı ortaya çıktı. 2016 yılında 16 kişilik sahte diploma şebekesinin başında yer aldığı gerekçesiyle tutuklanan Kadiroğlu hakkında suç örgütü kurmak, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından toplam 354 yıl hapis cezası istenmişti. Ancak bu davadan beraat etti. 1999'dan bu yana farklı tarihlerde toplam 13 kez yargılandığı, 2010, 2012 ve 2016 yıllarında da örgüt lideri suçlamasıyla soruşturma geçirdiği öğrenildi. Sadece 2002 ve 2005 yıllarına ait davalardan hüküm giyen Kadiroğlu'nun yaklaşık beş yıl cezaevinde kaldığı, diğer 10 davadan ise beraat ettiği belirtildi.